2 Nisan 2010 Cuma

DÜZENSİZ


Bay Perşembe'nin fikri ve Onston'un katılımı ile Ekim 2005'te yola çıkmış Düzensiz adlı hayalet gemidir. Düzensiz'in boşluğa savurduğu düş/şişeler 4. sayı varolmuştur. Bir fanzinden öte kollektif bir eylem çağrısı-çabası olmuştur. Sokağın sanatını Sürrealist devrimin ruhuna bağlı kalarak savunan Düzensiz; sanat ile hayat arasındaki köprüleri yıkmaya çalışan bir sanat eylemidir.
Legal-illegal alanlarda ise Gün Işığıyla İlk Buluşma sergisini(şubat 2006-izmir), Düş Günleri toplu etkinliğini, portekizde uluslararası Sürrealist 'Mario Cesariny'ye Mektup' sergisine katılım,İsrail devletinin GBU28 bombalarını protesto, Aksanat kapanış basın açıklamasını eyleme dönüştürme girişimi ve sokak aktiviteleri olmuştur...
Asıl çekirdek ile üretilmiş ilk 3 sayıya şu linkten ulaşılabilir:
DÜZENSİZ çıkış duyurusu şöyleydi:
-Düzensiz, tekinsiz bir dergidir, sayfalarında hayaletler gezer…
-Düzensiz, modernist hareketin ütopyasına bağlı bir sabotaj sanatıdır…
-Düzensiz, anti-enflamatuar olması yanında anti-kapitalist bir mecmuadır…
-Düzensiz, kriminal bir fanzindir, en büyük suç silahı Rotring markadır…
-Düzensiz leziz bir cesettir ve yazarları da havyadır…Kaldırım taşlarının altındaki kumsala inananlar için!
Londra Sürrealist Eylem Grubuna verdiği mülakatta süreci Rafet Arslan şöyle aktarmıştır:
Bizim Düzensiz üzerinden faaliyetimize bu noktada bir hareket gözüyle bakılabilir ama yenidir, etki alanı sınırlıdır. 21.yüz yılın başında Sürrealist devrimin ruhuna sadık kalmayı ne ölçü de başarıyoruz; bilmiyorum. Zaten Düzensiz hiçbir zaman saltık bir sürrealist fanzin olarak kendini ifade etmedi. Sürrealizmin dışındaki radikal unsurları da kapsayacak bir duruş sergiledi. Egemen liberal marketing sanat anlayışına karşı bir nevi birleşik cephe örmeye çalıştı. Sadece sanatsal, elitist bir söyleme karşı sanatçı değiliz savaşçıyız –dendi. Gündelik hayattaki olağanüstüne dair araştırmalara girişildi, kolektif oyunlar oynandı. Rastlantı kavramına vurgu yapıldı. Paris komünü, 68 mayıs gibi sürrealist ruhun patlama anları ele alındı. Dada, anti-sanat akımları, Durumcu Enternasyonel, Art Brut üzerine tartışmalara girildi.
Önce İzmir ile başladık ardından farklı illerden arkadaşlara ulaştık, insanlara önce sürrealizmin ne olmadığını anlatmak zorundaydık. Ne rasyonel burjuva mantık ne de yerli metafizik düşünce sürrealizmin kök salacağı düşünsel iklime izin vermişti. Bu yüzden Sürrealizm denilince; insanların kafasında sürrealizm yerine başka saçma sapan şeyler akla geliyor. Bunu aşmak için sürrealizmin ne olmadığından yola çıkıp, ne olduğunu anlatmaya çalıştık; en azından iyi niyetli genç yaratıcılara. Leziz ceset ya da otomatik yöntem ile düzensiz üzerinden tanışan bir çok insan oldu. Tablolarına, metinlerine Sürrealizm girmeye başlandı, sürrealizm üzerine metinler ile düşünce ve tartışma ortamı küçükte olsa oluştu.
Aktivist hareket içinse ne yazık ki hala erken…. Gelişen kapitalist sanatçı mantığı, sorgusuz kabullenilen post-modern model ve ona bağlı kavramsal eğilimler sonucu kolektif olmak çok zorlaştı. Herkes bir sanat markası olma derdindeyken kolektife vurgu yapan tek eğilimi Düzensiz savunuyor. Ve inanın çok yorucu ve yıpratıcı sonuçları oldu hep kollektifte ısrarımızın. Ama ısrar etmeye devam edeceğiz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder