2 Nisan 2010 Cuma

Düzensiz'in Estaramoz Uluslararası Sergi Değerlendirmesi


68 yenilgisi ardından özgürlükçü hareketin boşalttığı bir çok alanda neo-liberalizmin kültürel hegemonyası güç kazandı. Bireyciliğin, hırsın, bencilliğin, medyatikliğin egemen olduğu düşünsel iklimde dayanışma, paylaşım, güç birliği gibi değerler ciddi hasarlar gördü. Seattle protestoları ile başlayıp, son 10 yılda yoğunlaşan alternatif küresel hareket sermeyenin ve mafyanın küreselleşmesine karşı özgürleşmeci bir alternatif sundu. İnternet gibi teknolojik imkanların ötesinde iletişim, dayanışma, güç birliği, paylaşım gibi değerler bu aktivist dalga ile yeni ve canlı biçimlerle hayatımıza girdi. Artık Meksika’nın Oxaca eyaletindeki bir baskı tüm dünyada sadece duyulmakla kalmıyor, tüm dünyadaki aktivistler tepki ve dayanışma kampanyaları örgütleyen bir dinamizme ve bağlantı ağlarına sahipti. Özellikle küresel anlamda hortlatılan ırkçılığa karşı da bu çabalar büyük önem arz ediyor.

Alternatif küreselleşmeci hareketin bir çoğumuz için yeni gözüken bu uluslararası iletişim, etkileşim ve dayanışma ağının oldukça eski bir örneğini yaklaşık 80 yıldır Sürrealist topluluklar arasında yaşanmakta. 1924’teki ilk manifestodan itibaren Sürrealizm tinsel bir tavır, sanat yada hayat biçimi olmak yanında uluslararası bir harekette oldu. 20 yüzyılın ortalarında her biri kendi içinde bağımsız olsa da Meksika’dan Mısır’a, Çekoslovakya’dan Haiti’ye uluslararası dostluk, dayanışma, kolektif üretim ve hareket olarak varola geldi.

Sürrealist eylem grupları dünyanın dört bir köşesinde hala sanatları, eylemleri, karnavalları ile var olmaktalar. Chicago Sürrealist Grup, şehirlerinddeki1992 ayaklanması sırasında isyanın karnavalı çağrısıyla sokaklardaydı. Ekim 2005 Fransa banliyö ayaklanmasında Sürrealist Londra Eylem Grubu yanında, ülkemizden Düzensiz adlı özgür mecmua da isyana destek vermişti.

Türkiye de açık yada kapalı bir Sürrealist grup hiç olmamıştı, bunun yanında tek tek sanatçılardan bile bahsetmek zordu. Son yıllarda Düzensiz, sokak sanatçılarını, dadaistleri, durumcuları, art brut çalışmalarını yapanları 21. yüz yıla özgü, güncel, üretken, aktivist bir Sürrealizm anlayışı ile bir araya getirmeye uğraşıyor.

Önce İzmir ile başlayıp, ülkemizin bir çok yerinde değişik seslerle buluşan bu çaba son günlerde uluslararası Sürrealist gruplarında ilgi ve desteğine mahzar. Sürrealist Londra Eylem Grubu ile karşılıklı mülakatlar (http://robberbridegroom.blogspot.com/) ve ardından Portekiz Sürrealist gruptan gelen davet mektubu ile gelişen bir süreç.


Kısa süre önce kaybettiğimiz Portekiz Sürrealizminin kurucusu şair/ressam Mario Cesariny’nin anısına Estremos şehrinde yapılacak etkinliklere etkinliklere Türkiyeli Sürrealistleri temsilen Düzensiz davet edildi. Carlos Martins’in Portekiz Sürrealist Hareket adına yaptığı bu çağrı, ülkemizde üretim yapan bir çok sanatçı ve grup ile paylaşıldı. Sürrealist yapıtlarla, sokak sanatı örneklerinin birlikte yer aldığı İzmir, İstanbul ve Ankara’dan dostların üretimleri ile Portekiz’deki etkinlikte Türkiye de yer aldı.
Şiir ve metinleriyle Gözde Genç, Ali Kartal, Cemal Akyüz , Ayşe Özkan, Rafet Arslan; resim, kolaj ve graffitileriyle Erman Akçay, Bora Akıncıtürk, Çağrı Küçüksayraç, Turbo Portekiz’e ülkemizden ulaşan yaratıcılardı.

Özellikle son dönemde ülkemizi dünyadan izole etmeye çalışan karanlık yaklaşımların ön plana çıkarıldığı bir dönemde, Anadolu’nun topraklarında büyüyen düşler, sokaklarımızın özgür seslerinin tek yürek olup, Portekizli dostlar ile kucaklaştılar. Mevlana’ların Bedreddin’lerin yeşerdiği bu coğrafya; kin ve düşmanlığın değil, dostluluğun, kardeşliğin temsilcisi olmak için uğraş gösterecektir.
Rafet Arslan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder